Yastık Altındaki Altınlarımızı Değerlendiren Bankalar
Atalarımız yola “Kara gün akçesi” olarak çıkmışlardı. Zor günleri için ayırdıkları parayı altın olarak değerlendirip “yastık altında” tutmakla başlayan alışkanlık, giderek büyük bir boyut kazandı. Şimdi ise yastık altındaki altınlarımız banka sektörünün ilgisini çekiyor. Bankalar döviz, TL yada altın hesabı açarak yastık altında biriktirdiğimiz altınımıza güvenli bir şekilde yatırım işlemleri gerçekleştirmemize olanak sağlıyor. Döviz ve altın şu günlerde sürekli yükselmeleriyle yastık altı yatırımları yastık yakar hale gelmiştir.
Çocukken hatırlıyorum da annem günlük masraflarından kısardı evde tarhanasını, makarnasını, salçasını, kuru gıdalarını konservelerini baba annemin tarlada yetiştirdikleri sebzelerden yaparlardı. Babalarımızın eve harçlık diye bıraktıkları paralar annemizin günlerde topladıkları altınlar yastık altında birikim haline gelir ancak değer kazanamazdı. Günümüzde bankalar tamda bu noktada inanılmaz çözümlere kazanmamıza neden olmaya başlamıştır örneğin artık her birey banka hesaplarında kendi parasını vadeli yada vadesiz gerekse fon alım satımla borsa ve diğer araçlarla yastık altı altınlarımızı gün ışığına çıkartmamıza sebep olmuşlardır.
Altınlarımızı satmadan da değerlendiriyor bankalar. Evde duran altınlarınızı bankaya götürdüğünüzde kaç gram olduğu, ederinin ne kadar olduğu tespit edildikten sonra banka size altın hesabı açıyor ve bu parayı o hesaba yatırıyor. Hesabınızdaki para karşılığında kaç gram altınınız olduğunu da biliyorsunuz. Bunun dışında altın hesabından altın almak da kuyumculardan altın almaktan daha avantajlı, eski tarihli altın yeni tarihli altın diye bir kavram yok. İşçilik adı altında istenilen fazla paralar yok.
Ha birde alırken bir sürü para ödeyerek aldığımız altınlara satarken işçiliği çok deyip öldü fiyatına almıyorlar mı. Bankanın altın hesabındaki altınlarda alırken de satarken de zarar etmek yok. Çok eskilerde kaldı, kapıları kilitlemeden yatmak. Bir sürü altını evde tutup güvenliğimizi riske atmak hiç akıl işi değil. (Ölüdeki altın dişi söküp çalanlar dirideki çok altın karşısında neler yaparlar düşünmek bile istemiyorum.)
Altın hesabı açtırırken eğer vadesiz hesap tercih ederseniz, tek karınız çalınma riskinden kurtulmuş olmanız. Ayrıca yukarda da bahsettiğim gibi işçilik, eski tarih yeni tarih gibi faktörlerdeki fazla ücreti ödememeniz oluyor. Altın düştükçe yada yükseldikçe hesaptaki paranızda ona göre azalır yada çoğalır. Vadesiz hesapta faiz getirisi yoktur.
Eğer birikim amaçlı hesap açtıracaksanız vadeli altın hesabı açtırmak daha mantıklı en az 12 ay vadede tutmanız gerekecektir. Bunun karşılığı olarak da bankanın belirlediği faiz oranında kazanım sağlarsınız.
Bir cevap yazın